HAKİKAT GÜNEŞİ



Tonlarca ağır milyon katı uçaklar her gün gazda, havada süzülüyor, mucize. 

Tonlarca ağır katı gemiler sıvı suda batmadan hafif bir rüzgarla ilerliyor, mucize. 

Tonlarca ağır uydular semada yaşıyor, tonlarca ağır uzay mekikleri aya, marsa ulaşıyor, mucize. 

Tonlarca ağır kat üstüne kat binalar, gökdelenler asırlarca ayakta kalabiliyor, mucize. 

İnsandan yüz kat, bin kat fiziksel güçlü hayvanlar insana hizmetçi ve binek kılınmış, mucize. 

Milyarlarca canlı sırf doymamız, giyinmemiz, barınmamız için dahi hizmette, feda olmakta, can vermekte, mucize. 

Tonlarca ağır milyarlarca taşıt her gün karada hızlı sürüşlerde, piramitler, surlar hala ayakta birer ibret olarak, helak olmuş kavimlerin beldelerinde yeni şehirler, yaşamlar, nice helak olmuş bölgelerde tenhalar, hep mucize, hepsi mucize, ibret... Her nefes bir mucize... Her atom bir mucize... Her an bir mucize... 

Akılsız insan mucizeler içinde inanmak için hala mucize bekliyor, gökten melek inse de artık inanmaz kalbi kör, sağır, dilsiz olan... 

Müslüman hayret ehli olmalı, unutmaya alışmamalı, hep farkında olmalı, hatırlamalı tefekküre, lütuf üstüne lütuf, nimet üstüne nimet, mucize üstüne mucize bir yaşamdayız elhamdülillah... 

Müslüman araya aracı kurmaz, putperestler de putlar için Allah'a ulaştıran vasıta yalanındaydı, gerçek müslüman birini veli kul diyerek kendi putu yapmaz, mümin sadece Rabbine dua eder ve O'ndan ister, Allah'tan başka dost ve yardım edici yoktur, mümine Rabbinden ötürü yoldaştır alemler, Hakk rızası içindir yalnız kardeş dayanışma, ki o dayanışmanın da sahibi Hayy ve Kayyum olan tek Rab...

Müslüman Kürd, Arab, Fars, Türk halkları ve diğer imanlı halklar, ancak Allah'ın yasalarıyla mutluluğa, refaha, adalete, huzura ulaşabilir. Aksi hal ortada, saadet asrından sonra onlarca asır hep kaos, savaş, zulüm... Beşeri sistemlerin asırlardır müminleri getirdiği sefalet ortada... 

Oysa bir kerecik denense görülecek kaçırılan asırlar... Hakikat güneşi ortada, gözünü yuman kendine gece yapmakta... 

Bilal Yavuz 


AŞKTIR AŞK

Gel gönlünü toprak eyle
Değenler huzurla dolsun
Sözünü semaya daldır
Dinleyenler hayat bulsun 

Aşkıyla vur bam teline
Gezsin hasret ilden ile
Her yıldız bir değirmense
Bunda öğüt buğdayını

Aşkı aldı bizden bizi
Hem savurdu közümüzü
Bilmeyen ne bilsin özü
Hep kabuktur sermayesi 

Kır testini yürü hiçe
Hiçlik heplik denizinde
Bir ırmaktır sal sen seni
Kalmasın sen bu bizlikte

Aşktır hep aşk ayineler
İçler ateş dışlar ışık
Cezbeyle kördüğüm ipler
Çilesiz ev kırık dökük

Hey gidi hey Fuadoğlu 
Kıldan ince yolun sonu 
Aceb nolur ahvalımız
Ahir zamandır çağımız

Gel gönlünü toprak eyle
Nefret eken sevgi bulsun
Nefes eyle derya eyle 
Hasta canlar şifa dolsun 

Bilal Yavuz

İSLAM'A DAVET

Yaradılan için tek kurtuluş Yaradan'ın rızası... Şu cihanda ruhumuzun hep hasretinde kaldığı o sonsuz gerçek huzur ve mutluluk ancak Hakk'ın rızasıyla gelir, zira rızasıdır bize tek sonsuz şifa, hayatın tek gerçek anlamı... 

En güzel bahçelerde, altın köşklerde, ipek elbiseler içinde eğer sonsuz bir yaşamın olsaydı, emin ol, bir zaman sonra ızdıraba, işkenceye dönerdi. Şu dünyanın en zenginlerinden olup mutlu olamadığı için intihar eden niceleri var. Çünkü cennetlerin cenneti rızadır, cennet rıza olduğu için cennet, yaradılana en güzel cennet elbette Yaradan'ını razı etmek, Yaradan'ını görmek, ilahi muhabbete ermek... 

NASA dediğimiz de yüce Rab sayesinde, Hakk'ın onlara verdiği beyinlerle, kalplerle, imkanla... Allah'ın izniyle yeni bir teleskop gönderdiler uzaya, fezayı şimdi daha canlı, belki ultra HD görmek nasib oldu insanlığa, milyar ışık yılları, kentilyonlar metre gök adaları, kentilyonlar ton hacimler, sayamayacağımız kadar çok nice galaksiler hep sonsuz Hakk kudretinin sadece bir zerresi... Gücüne sınır yok, sınırlı akıl ancak kabı kadar anlayabiliyor. Yaradılan, O yaradılmayan ama Yaradan, ezeli ve ebedi sonsuz tek Sahib'in, sınırsız ummanından ancak fani ve sınırlı olan kendi kabı kadar nasiplenebilir, o küçük testimizin dahi sahibi Hakk, biz dahi bizim değiliz, sahip O, bahşeden O, lutfeden O... 

Düşünsene hiç olmayabilirdin, bazı alimler der ki olmamak belki de cehennemden bile beter. Allahualem. Bize sayamadığımız kadar nimet vermiş, sonsuz katını vadediyor, ki rızası en büyük nimet... Düşün, ibret al, kum saati doluyor. Takılma şeytanların bahane çelmelerine, düşme o kof kibir çukurlarına, sadece şu alemde dahi küçüklükten uzaybakışı görünmüyoruz bile... Haddini bil ey can, haddini bilen hadlerin sahibini görür. Üç günlük dünya için düşme sonsuz ateşe, O sonsuz muhteşem tek Allah'ın rızasını sonsuza kadar artık kazanamama cehennemine düşme, tek bir fırsatın var, tek fırsat, tek... O da bu dünyada, şu hayat, ömrün... 

İslam'ın mükemmelliği din taciri münafıklardan bile belli... Zira sahtekarların en fazla dünya menfaati elde etmeye çabalayacağı, şeytanını tatmin etmek için fesad çıkaracağı yer elbette hakikatin verimli topraklarıdır. Münafığa bakıp hakikatten sapan müşriklerden olma. O nefret ettiğin münafıklarla aynı cehennemedir küfrün yolu, o nefret ettiklerinle sonsuza dek ateş ahbaplığı var inkâr edene, unutma...

Sahtekardan yakınıyorsan gel sen bu sonsuz hakikat dergahının hakikisi, yiğidi ol, kötü örnekten gına mı geldi, gel sen doğrunun iyi örneği ol... Zalimlerden, sahtekâr hırsızlardan en güzel intikam, hakikate nefer olmaktır, karanlığa karşı bir meşale de senin olmandır. 

Unutma ölüm her an gelebilir, geç olmadan gel, ne olursan ol yine gel, karanlığı ardında bırak da gel, gel candaşımız ol, Rabbimizin hakikat yağmurlarında yeşert kendini...

Bilal Yavuz