EMEKLİLERE ÇAĞRIM

Özellikle iktidara oy veren mazlum emeklilere sesleniyorum.

İktidar bunlardan gitmesin istiyorsunuz, korkularınız var anlıyorum. 

Ama şu önümüzdeki seçimlerde korkunuz beyhude, belediye seçimleri bu... 

Tepkinizi göstermenin tam zamanı!

Bunlara destek vermeyerek tepkinizi gösterin, düşme tehlikesi olmadan sizi asla düşünmeyecekler! 

Siyonistle ticaretten, Kürecik ve İncirlik hançerinden mesul olmak istemeyen için tepki ve icraat zamanı! 

İslam Hukukuna dönmedikçe müslümanlar asla mutlu olamayacak hep hüsran, hüsran, hüsran... 

Asrı Saadet devrinde ne kadar mutlulardı, zira İslam devleti, nizamı, adaletiyle sarmıştı sineleri, sorgusuz gerçek itaat olunca, hakikat huzurla, saadetle sardı onla aydınlanan cevherleri.

Şimdi hale bak, mazlum emektar emeklileri yoksullaştıran haksızlıklara bak, İslam kıtasında iş bulamayan yuva kuramayan belki yüz milyonlarca gencin sorumlusu zalim siyasetçilerdir. 

Ülkelerin kaynakları lüks, israf, torpil gibi türlü haramla, zulüm ile heba edilmekte...

Şakşakçıların, gayrımeşru dolandırıcıların, kısaca çeşit çeşit kötülerin kötülük birikimi lüks araçlarla dolu sokaklar! 

Milletin malı olan arsalar zamanında küçücük bedellerle peşkeş çekilmiş, haksız arsa, tapu kazancıyla, adaletsiz maaş farkları ile dolu nice memleketler... 

Ne çok harami var, ne çok haksız var, karnını ateşle dolduran ne çok gafil var, faize bulaşan, halkı promosyon haramına iten, haramlara bulaşan ne çok ortam, insan, ne kötü fitne düzeni. 

Fitne nizamları olmuş, tağut sistemler olmuş, utanmadan ıslah ediciyiz diyor bozucular... 

Zalimler için yaşasın cehennem! 

Allah bu siyonistleri cehennemin dibine geçirsin, onları ticaretle destekleyen içimizdeki zalim hainleri ve münafıkları da onlarla haşretsin... 



DİYARBAKIR ŞİİRLERİ

Her taşı her suru her küçesi bir şiir gibi...

Amed çocuklarının yüzmeyi öğrendiği Suriçi havuzları vardı, onlar da bir şiirdi, katlettiler. 

Mardinkapı antik mermer yolu, yere uzanan dut ağaçları, Derikliler Çay Bahçesi... 

Yerinde yeller esiyor nice şiirlerin...

Şehri sözde modern hale getirmeye çalıştıkça ruhundan bir parça kopardılar. 

Yalnızca yıllar önce bir avuç yazar ve gazeteci olarak yazılarla, haberlerle, kamuoyu baskısıyla sağladığımız... 

Sur restorasyonu özüne uygun oluyor inşallah öyle tamam olur.

Bir zamanlar Kırklardağı şiiri de binalarla öldürülmeye çalışılmıştı. 

Özetle zamane siyasasına gelelim, çoğu şerli oluyor, ülke genelde hep zengin çocuklarını seçiyor farkında değil, zenginler halinizden anlamaz. 

Yoksulllar parti kuracak, yoksul halklar yoksul vekiller seçecek ki hiç değilse bir şeyler değişsin...

Elbet bu da yetmez, sistem tağut oldukça müslümanlar ve hatta bir bakıma gayrımüslimler, huzura, mutluluğa, adalete erişemeyecektir. 

Tağutun en ateşli holiganları zengin şerli siyasa ve avanesi zengin şerli şakşakçı piyasa...

Kimi din taciri kimi put taciri kimi faşizm taciri ama hepsi de zulümde, ihtirasta, emeği çalmada tam ortak!

Yine seçime gidiliyor. Çaçaça... 
Nice ahlaksız adaletsiz haksızlar, hak hukuk adalet diyerek girecek... 

Halklar hüzünlerde, beklenti bile yok artık, umutlar dahi hançerlenmiş... 

Bu kötü ortamı otel mapuslarla, tağuta susuşlarla, zengini seçişlerle biz kendimize hazırladık uyanın artık!

Kimseyi suçlama! 

Dışarı bile kalabalık değil eskisi gibi insanlar çok gerekmedikçe çıkmıyor. 

Sokağa çıkmak risk almak olmuş. 

O kadar fazla zalim, hain, hırsız, katil, dolandırıcı, sapık, sapkın çoğaldı ki... 

Şiirler bile yetmiyor artık! 
Bunca kire, kana, pisliğe bulanmış caddeleri temizlemeye... 

Bak o alçak suuda rağmen sırf adalete yakın bazı gerçek cezalar var diye insanlar Hicazda Cumaya dükkanı kapatmadan gidiyor. 

Bir de buralara bak bir düşün... 

Asr-ı Saadet ortamına dönseydik, dünyamız mecazen bir cennete dönüşecekti. 

Bize dünyayı mecazen bir cehenneme çeviren azgın azınlığa susma ey çoğunluk... 

Sustukça katliama ortaksın! 

Gönlünde yatan o gerçek arslan için kalk ve beraber çabala... 

Kalan bir günlük ömrün için değer mi korkaklardan olmaya! Kalk... 

Hakikati haykıran şairlerden ol.