BALONDOR

2024 Ballon d'Or Adaletsizliği... 

Uzun zamandır bu ödül adaletsizlikler görüyor. 

Daha önce Lewanın hakkı yenmiş pandemide ödül verilmemiş sonra da hiç haketmediği halde Messi'ye verilmişti. 

Gerçi Messi aten son 3 topu da hiç haketmedi ya... 

Lewa, Haaland, Salah, Vini harika performanslar gösterirken hiç ödül alamadılar. 

Vini Jr. sumado Lewa gibi tebrik ediyoruz, Fransa'ya gereken cevabı verdi.

Uefa sırf Real Madrid ile sorunları var diye göz yumdu bu adaletsizliğe... 

Ve ödül Rodri'ye gitti...

Real Madrid ise protesto edip ödül gecesine gitmedi. 

Arda Güler dahil Real Madrid oyuncuları Vini Jr. için destek mesajları veriyor. 

Bellingham bile Rodri'den öndeydi.

Daha önce Ronaldo'ya vermemek için sırf Modric'i seçen kurul gibi bu kurul da tam fiyasko.

Bu Balondor ödülü kesinlikle itibarsızlaştırılmalı. 

Sadece Fifa Dünya Yılın Oyuncusu ödülleri itibar bulmalı. 

Yoksa emektar futbolcular arasında adaletsizliği yaşatmaya devam edecekler. 

Salah ve Mane yıllarca damga vurdu futbola belki de müslüman oldukları için ödül hiç alamadı.

Fanatizm ve torpil kokuyor Balondor, anlaşmazlık olunca bir takıma silah gibi doğrultuluyor. 

O yüzden 2020'den beri özellikle bozulma var.

Sadece Benzema konusunda isabetli oldular, onu da ellerinden gelse vermezlerdi, ama yapamazlardı.

Balondora rakip ödüller çıkmalı, ırkçılık ve torpil ve adaletsizlik, haksızlık olmayan... 

Vini Jr. İspanya taraftarından gördüğü ırkçılıktan çok daha kötü bir faşizmi yaşamış oldu. 

Fransa hala bildiğimiz gibi... 
Bu kafayla ligi de hep çiftçi ligi olarak kalacak! 

DİYARBEKİR ŞAİRLERİ

ÜNLÜ DİYARBAKIR ŞAİRLERİ

Çeşit çeşittir, bahçeler gibi... 

Kimi ölüm, ölüm der Cahit Sıtkı gibi!

Kimi Sezai Karakoç gibi doğum, doğum, doğum der. 

Kimi Ahmed Arif olur hüznün ağıdını yakar, küllerini savurur. 

Kimi sarar yaralarını ilim ve irfan reçetesiyle Ali Emiri gibi... 

Kimi Süleyman Nazif olur şakır Tuna'yı, bülbül Akif gibi... 

Kimi Mehmed Uzun olur Kürd'ün yasını tutar. 

Kimi İslam Şairi olur cümlenin yasını tutar, baharını müjdeler. 

Diyarbekir Şairleri tarihte hep topluma yön vermiş, milletin sesi olmuş. 

İnşallah olmaya devam edecek... 

Güzideler sağanağı yağmaya devam edecek inşallah... 

Kadim Diyarbekir ruhu Güneydoğunun kalbidir. 

Elazığ, Batman, Mardin, Siirt, Muş Diyar-ı Bekir'siz konuşulamaz. 

Kürd coğrafyasının gözbebeğidir Amida...

İslam vatanının başkentlerindendir. 

Mekke, Medine, Kudüs... Sonra Diyarbekir, İstanbul gelir. 

Diyarbakır Şiiri Dicle gibidir. 

Yasin Börü'lere de üzülür, Selahattin Demirtaş'lara da...

Kardeş olsun ister tüm Diyarbekirliler...

Kavga olmasın ister kendi aramızda, kavga sadece zalim başlara verilsin ister. 

Ahmed Arif gibi onurlu, Muhammed Sezai Karakoç gibi cesurca... 

Ali Emiri gibi ilim yoluyla, Cahit Sıtkı gibi ölümü unutmadan...




DEM

Önümüzdeki seçimde dem partinin oyu yarı yarıya düşecek gibi... 

Neden mi?

Halkın en mühim meselelerinden biri olan otobüs kartı mevzusunu bile çözmedi. 

Özel Halk Otobüsleri şimdiye dek cezaya boğulmalıydı. 

Yaşlıları, engellileri almayan hain şoförler işten atılmalı, o otobüslere şehirde iş yaptırmamalıydı. 

Mazlumlarımızın cebine göz diken zavallıları canevinden vurmalı, işsiz bırakmalı!

Onurlu yüzbinlerce işsize de fırsat doğar böylece! 

İşçi mi yok sanki bu şehre hizmete! 

Bu ihtiyarlar hepimizin annesi, babası, teyzesi, ninesi... 

Bu duyarsızlık yanınıza kalmayacaktır emin olun. 

Bir defa bir yakınım yaşadı mağduriyeti, elhamdülillah cezasını verdirdik. 

Ey halk çekinme, mağdur edenin peşine düş, şikayet et... 

Bir an önce kart sorununu çözün, halk fırınlarını da açın!

Ulaşımı da, ekmeğe ve emeğe ulaşımı da kolaylaştırın. 

Siz sürekli biz yoksulların partisiyiz demiyor musunuz!

Hani nerede çoğu yoksul olan halkınıza destek oluşunuz bu hususlarda?

Bu şehrin başkanları acilen gerekenleri yapmalı. 

Halk çok zor günler geçiriyor. 

Şehirde suç ve kavganın artması da genelde ekonomik problemlerin etkisi... 

Ve hizmet alamamanın... 

Yediğiniz lokma helal olsun istiyorsanız haramzadeler gibi yatmamalı, icraate geçmeli. 

Yoksa o lüksçü atananlardan hiç fark kalmaz. 

EDİRNEKAPI SURLARI



Fatihin fethettiği surlarda yaşanan vahşete bak...

Edirnekapı Surları, İkbal Uzuner, Ayşenur Halil... Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah...

Yine kadına şiddet yine çocuğa şiddet, neredeyse çocuk yaştalar... 

Vahşetler artık her gün olmaya başladı. 

Her gün şahid olduğumuz her hadise bize İslam muhteşemliğinin kıymetini daha iyi bildiriyor.

Gerçek takvalıların mutlu yuvaları ortada, hayırda yarışmaları. 

İslam'ı bilmeyen bazı günahkarların sahtekar ortamları aşikar.

Zalim gayrımüslimlerden bahsetmeye dahi gerek yok, ortadalar. 

Çare bellidir. Dünyanın en vahşi devrini doğuran bu batı hukukunu bırakıp gerçek adalete yönelmeli. 

İşte o zaman uyuşturucu baronlarının, katil satanistlerin, seri katillerin sonu gelir.

İşte o dem hırsızın, yolsuzun işi biter. 

Bir insan katil olmadan hapiste pek duramıyor. Katil olunca da çoğu o 10 yılı bile yatmıyor. 

Kimi 1 kimi 3 kimi 5 yılda çıkıyor. 

Dışarıda kendini korumak için silahla, bıçakla gezmek yasak.

Ruhsatlı silah var ama masrafı, yükü çok, az sayıda insan elde edebilir.

Sokakta kebaplık av gibi dolaşıyor nice mazlum... Zalimler av peşinde... Orman sakinleri bile bile tedbir almıyor, birlik yok adalet yok...
Arslanlar nerede? 

Zalimler kaçak silahları bile bulmuş, birisi telegramdan buluyorlar demişti bir tiktok yorumunda... 

Her şehrin, ilçenin, semtin çetesi var gibi sosyal medya öyle gösteriyor. 

Teknoloji gelişmiş ama tedbir yok, binlerce drone ile şehirler 24 saat havadan denetlenmeli. 24 saat izlemeli memurlar, sorun anında bilinmeli. 

Tüm kadınlar, yaşlılar, çocuklar, insanlar bilinçlendirilmeli, telefonda acil durumda hemen polisin konuma geleceği bir tuş veya uygulama olmalı, iki saat olayı anlatmaya gerek kalmadan böyle acil durumlarda. 

Tüm kız çocuklarına savunma eğitimi verilmeli, bibergazı olmalı, kullanmayı öğretmeli. Hatta silah kullanmayı da... Savunmayı öğrenmekten başka yol kalmamış... 

Hatta 1 aylık savunma eğitimi tüm genç kadınlar için zorunlu olmalı. 

Biri birine bela olmuşsa, suç sabitse, delil tamamsa en az 5 yıl içerde yatmalı tehdit eden... 

Hafif yaralayan 10 yıl, ağır yaralayan 30 yıl afsız... Öldürene idam, kısas gelmeli... 
 
Mesela bu olsun sonra da izle... Canı tatlıdır zalim pısırıkların unutmayalım.

Hapis onlara ödül gibidir. Sosyalleşme yeri, bir nevi tatil köyü... 

Sen katile idamı getir de gör, caydırıcı ceza caydırır, bu kadar basit... İslam hukuku ne muhteşem nimettir müslüman toplımların ve insanlığın üzerine, işte önümüze ışık tutuyor. En seküler insanlar bile bakın idamı haykırıyor. 

Bu batı sistemi icraatı ile zalimden yana görünüyor toplumda, milyon yoruma bakmanız yeter sitelerde... 

Halk bu adaletsizliklere karşı, en az 70 milyon vardır karşı olan ama gel gör ki siyasa maalesef icraatsiz... Halbuki mesele oysa en çok oy bu hakiki yasaları çıkarana gelir. 

Yazık oluyor, gittikçe daha dibe maalesef gidişat, görünen köy kılavuz istemez. Oysa hala umut var. Ey gençler umut sizsiniz, ikna edin yaşlıları... 

Bu kör ve köhne düzen artık bitsin.
Türkiye hakikate ersin, yeniden dirilsin. 

Bilal Yavuz