24 Ocak 2025 Cuma

DİYARBEKİR RİSALELERİ 1

BİRİNCİ RİSALE

İslamcıyım diyerek müslüman halkları kandırıp ülkelerde iktidara gelenler, zalimleşerek nefislerine uydular, hevalarına köle oldular. 

Menfaat yolunda Sisi, Saddam, Suud gibi diktatörlere dönüştüler. 
Haramlarla mücadele etmediler, aksine haramları yaydıkça yaydılar, kendilerine saraylar yaptırdılar, nicesi kendi putunu, heykelini bile dikti.

Halkların emeğini çalarak bu saraylarda tükettikçe tükettiler. Esed ile tek farkları henüz devrilmemiş olmaları... 
Kadınları milyonluk çantalarla dolaştı, evlatları milyon dolarlık arabalarla, gemiciklerle. 
Ve kendileri milyarlık yatlarla, katlarla, jetlerle, tanklarla... 
Zerre kadar utanmadılar, yüzsüzlükte çığır açtılar, halklarıysa yerden çürük sebze, meyve topladı. 

Bu sahtekar fasıkları ve bunları azdıran münafıkları görüp okulda tostunu almakta zorlanan nice genç ise bunların uyduğu şeytanın tuzağına düştü.

Bu din tüccarlarına bakıp dinden soğuduğunu söyledi. Oysa böyle yaparak ahirette de bunlarla aynı cehennemi paylaşacağının farkında bile değildi... Belki nicesi!

Uyanın! Din tacirlerine bakıp dinden soğumayın, dine bakıp din tacirlerinden soğuyun! Bunu ancak Rabbimize sahiden teslim olup dini iyi araştırırsanız başarabilirsiniz...

Batıl sistemleri, İslam Devletine tercih eden dinden çıkar. İslam Devletini batıl sistemlere karşı savunmayan iman etmiş olamaz!

İslam Devleti demek, Kur'an ve Sünnet demektir! Allah ve resulünün yolu demek, İslam Devleti demektir!

O gün İslam dinine iman edip zekat vermemek isteyen isyancı fasıklarla ve dinin bir kısmını inkar eden mürted hainlerle nasıl mücadele edildiyse sahabe tarafından, bugün aynı mücadeleyi ashab cesaretiyle vermeliyiz, haramları helal sayan putperestlerle azgın laiklere karşı, terörist ırkperestlerle sapkın şamanistlere karşı, İslam diyerek haramlarda yüzenlerle sözde ıslah ediciyiz diyen asıl bozguncu fasıklara karşı!

Bunların bir kısmı doğrudan bir kısmı dolaylı olarak siyonistlere piyon olmaktadır. Nicesi zaten siyonizmin ticari ortaklarıdır. Bugün siyonizme karşı mücadele ülkelerimizden başlar. Alayı Siyonazi teröristidir. 

Bugün siyonizme kök söktüren Hamas yiğitleri de cihad ehlidir, ülkesindeki zalim liderlerin ve eniklerinin yüzlerine zulümlerini haykıran yiğitler de cihad ehlidir, memleketini inşaya girişen kahraman cemiyetler de cihad ehlidir. 

Mehdi, Mesih, Melhame hadislerinin önemli bir kısmı bugünkü Suriye bölgesini gösteriyor deniliyor. Allahualem... Eğer öyleyse... Ey müslüman akıncılar... Akın akın gelip Ahmed Şara ile baraber inşa ve ihya etmeniz gereken müdafa hattı bellidir. 

Şam-ı Şerif'i siyonist şeytanlara, deccalin köpeklerine kaptırmamalıyız, ülkelerimizi de siyonazi eniklerine zinhar bırakmamalıyız! 

Ne mutlu gerçek müminlere! Ne mutlu mücahid arslanlara! Seyfullah gönüllerene mutlu... 

Ahmed Bilal Yavuz 

21 Ocak 2025 Salı

CENAZE İŞLERİ VE KÖTÜ AKRABA HAKKINDA ÖNERİLER

Bu ülkede kamuoyu baskısı oluşturmadan bir şey düzelmiyor, partiler hep kamuoyu baskısı olan sorunları çözüyor o da reklam niyetiyle...

Cenaze ve taziye işlerindeki cehaletlere de kamuoyu baskısı oluşturmak gerekiyor. 

Oluşacak ki hükümet, belediyeler adım atsın, maalesef kötü çark böyle işliyor. 

İslam Devletine, İslam Hukukuna yönelmekle şereflenmiş tekbir ülke henüz yok dünyada ne acı, iliklerimize kadar hissediyoruz ayazı, öncümüz bile yok öyle zor haldeyiz belki 2 milyar ümmet olarak... 

Bakalım İslam ölçüleri ne diyor. Bu alıntı İslam Ansiklopedisi eserinden... 

"Camide tâziyede bulunulması mekruh sayılmıştır. Baş sağlığı için birçok kişinin gelebileceği dikkate alınarak tâziye yerinde fazla kalınmaması tavsiye edilir. Ca‘fer b. Ebû Tâlib şehid olduğunda Resûlullah etrafındakilere Ca‘fer’in ailesinin üzüntüleri sebebiyle yemek hazırlayacak durumda bulunmadığını söylemiş ve onlara yemek yapmalarını öğütlemiştir (Tirmizî, “Cenâʾiz”, 21; İbn Mâce, “Cenâʾiz”, 59). İslâm âlimleri bu rivayetten hareketle cenaze evine yemek götürmenin sünnet olduğunu belirtmiştir. Uygulamada da ölü evinde tâziye süresince yemek pişirilmez; cenaze yakınlarına ve tâziye için gelenlere ikram edilmek üzere komşular cenaze evine yemek getirir."

O zaman ne olur? Cenaze sahiplerinin yemek vermesi isimli cahil adet, Rasûlullah aleyhisselamın sünnetine muhalefet olmuş olur. Kendi cahil adetini kasıtlı olarak mecburiyetsiz bilip tercih ederek yapıp sünneti seçmeyeninse vay haline... Bizim safımız bellidir, gönlümüz razı değildir, o yüzden taziyeye gittiğimizde bir ahbabın o saatlere denk gelmemeye çabalarız. Bu cahil adet yüzünden yemek götürme sünneti de engellendi.

Ve yine çok önemli bir hadise, gayrımüslimler, taze gençler bizi izliyor. Bu acı cahil hurafeli bidat olan adetleri görüyor. Biz İslamı temsil edenler, mesul olacağız! Bu cahil adetle kötü örnek oluyoruz.

Ekşi Sözlük gençlerin anılarıyla dolu. Şok olmuşlar hep... Taziyeye gelen bazıları utanmadan gıybet ediyormuş yemek kötü olmuş diye, cenaze sahiplerinin yanında... Ne yorumlar var... Bu ülke kesinlikle cahiliye döneminde, yenide İslam için manevi olarak fethetmeli ülkeyi, Hakk izniyle İslam kılmalı yeniden, İslam olmayanları... Teslim olmayanları...

Din tüccarlarına, cahil süslümanlara bakıp dinden sapan elbette cehenneme gider, ancak unutulmamalı, onu saptıran münafıkların, fasıkların da vay haline...

Yas zamanı gerçekten imtihan... Sılai Rahim azaldıkça azalmış, ömründe hiç sana sılai rahim görevini yapmamış, görüşmemiş, sadece taziyene gelen utanmazlar da oluyor, o da menfaat için nicesi, kendi taziyeleri boş kalmasın diye, sonra gereksiz şakalaşanlar, espriler, kahkahalar, moral verdiğini sanan cahil, edepsiz eziyet ehli... Sözlüğe bakın derim, neler neler yazılmış, ne travmalar... Buna bende şahid olmuştum, sesleri gelmişti kulağıma, bir yakınımın taziyesinde kısa sürmüştü 1 cahil dağ faresinden gelen hadsiz sözler... Zaten yaşlıydı demişti gülerek... 

Hadsizliğe devam edenler de olabiliyor ülkede, nitekim dişlerini döküp eline veriyorlar, haberlere çıkıyor bazen böyle hadiseler... 

Elhamdülillah ben tahammül edebildim, sabrettim, Allaha havale ettik... Allah ıslah etsin dedik... 

Allah bütün niyetleri bilendir. Taziyeye Allah rızası için gelen müminlere ne mutlu... Cahil, fasık, kafir, münafık, dağ faresi, dağ yılanı, dağ çıyanı olmayana ne mutlu... İdeolojik hayınlardan, çakallardan, leşlerden olmayanlara ne mutlu... 

İslami yazılarımız, islami şiirlerimiz, yaşamımız, ölümümüz, namazımız, ibadetimiz alemlerin Rabbi Allah içindir. Ücretimiz Rabbimize aittir. 

Müslüman alimlerin, İslam şairlerinin, dava adamı yazarların, tebliğ ehlinin çabalarını ancak maddiyata köle olmuş cahiller ve münafıklar ve kafirler hor görür, hafif görür.

Kıymetleri görebilmek mana ehlinin işidir. Kalb gözü kör olan için başarı paradır. Böyleleri zenginlere saygı gösterir ancak elbette menfaat için... 

Ki dava adamı mümin mana ehli takdir etsin diye de yapmaz işini. Sadece Allah rızası için yapar. Benim ücretim Rabbime aittir der. Emekleri zayi etmeyen, herşeyi hakkıyla bilen, tek El-Aîm Allah için yaşar, eyler, ölür. 

Mahalle baskısı, kamuoyu baskısı oluşturmalı meclisler, zümreler...
Cahil cenaze adetlerine ve kötü olan çürük olan akbaba olan bir akrabaya karşı... 

15 Ocak 2025 Çarşamba

TÜRKİYENİN ÖZETİ ŞİİRİ

Çeyrek asır olacak neredeyse 
25 yılın özeti ne biliyor musun
İslamcıyım diye bağırıp duran
Şu Recep Tayyip Erdoğan
Ve ailesi ve partisi ve zümresi
Ve partisinin bütün aileleri
Ve medyası ve ekipleri alayı ile
Lüks içinde yüzerken şu ülkede
Sayamayacağımız kadar çok
Vatandaşımız kıvranıyor açlıktan
Soğuktan, hastalıktan, yoksulluktan
Ne hastahaneler düzgün bakıyor
Ne randevu bulunuyor nice doktora
Ne ilaç alabiliyor kanser hastaları 
Kaç SMA bebeği tedavi ettirilirdi
Lüks için savrulan veballi paralarla
Niceler borçlanıp özel hastanelere
Gitmek zorunda kalıyor çaresiz
Taziyelerde bile borçlanan bir halk
30 yıl çalışıp bir ev alamayan babalar
Haramlar arttıkça artmış caddelerde
Haram kazançlar zirve devrinde 
Ve insanlarımız evsiz sokaklarda
Sokak hayvanlarımızın bile
Açlıktan kaburgaları sayılıyor
Hiç düşündünüz mü neden
Aç köpekler çocuklarımıza saldırıyor
Hiç olmadığı kadar son senelerde 
Bir şiir hakikati anlatmayacaksa
Bir şiir hakkı haykırmayacaksa
Cenab-ı Hakk'ı zikretmeyecekse bir şiir
Söyle başka neye yarar
Romantik şehvetlere dalarak duyarsız
Rabbini ve halkını unutan
Bütün cahil gafil yandaş müteşairleri de
Cümle zalimleri de kahretsin Kahhâr
İşte hakikati yüzünüze vuruyorum
Gerçeği söylemek suçsa eğer işte
Beni de hapse atın haydi durmayın
Sizden korkan sizin gibi olsun
Müslüman için cihada dahildir
Zalimin yüzüne zulmünü haykırmak
Ey RTE ey AKP ey MHP-CHP hepiniz
Zalimsiniz, zalimsiniz, zalimsiniz
Yitip gidenlerimizden mesulsünüz
Âhlar alıp durdunuz ömrünüzce
Ahirzaman nasıl da aşikar bugün
Sizi Rabbimiz Allah'a şikayet ediyoruz 
Mahşerde hepinizden davacıyız
Mizanda hepiniz hesap vereceksiniz
Emeklinin, işçinin, yetimin hakkını
Yoksulun, garibanın, evsizin hakkını
Emekçinin, mazlumun, hastaların
Dilsiz dudaksız garibanların hakkını
Yanınıza bırakmasın El-Âdil Rabbimiz
Gerçeği söylemek suçsa eğer işte
Beni de hapse atın haydi durmayın
Sizden korkan sizin gibi olsun


13 Ocak 2025 Pazartesi

CUMHURUN SESLENİŞİ



Türkiye Cumhuriyeti Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ey Akparti...

Kahhar olan Allahtan korkalım, adil olalım, vicdanlı olalım, faniyiz, yakında hepimiz göçeceğiz, mahşerde hesap vereceğiz, hatırlatayım istedim. 

Diyarbakır halkı olarak bu seslenişimiz sanadır.

Emekli maaşına yüzde 15 zam olacak...

DİSKİ ise suya yüzde 54 zam yaptı. 

Her gün belediye otobüsünü gidiş geliş 1 defa kullansan kişibaşı yol parası 930 lira ki o da zamlanacak sene içinde! 

Halk lokantası biz istedik, eyvallah yaptılar lakin İstanbul bile 40 liraya yemek verirken burada 70 lira... 

Ekmek olmuş 20 lira... 10 nufuslu emekli ailenin aylık sadece ekmek masrafı 6000 lira! 

Emekli maaşı ise 15 bin civarı olacak... 

Şimdi bu zulümler Diyarbakır halkına reva mıdır?

Emekli maaşı zaten 20 yılda eridi gitti. 

Sorarız daha nereye kadar eriyecek?

Maaşa adilce zam yapmıyor AKP, bari böyle fazlaca zam yapan belediyeleri, esnafları engellesin!

Bu gidişat nereyedir? 

En işsiz halk Diyarbakır şehrinde. 

10 nüfuslu çoğu aile emekli maaşıyla geçiniyor. 

Hükümet ve belediyelerin amacı nedir? 

Daha fazla sefalet Suriye gibi olmak... Orada hadi savaş var ya burada ne var? 

10 sene önce mahvedilen gariban Irak şuan Türkiye'den zengin... 

Orada villa almak burada ev almak kadar kolay! 

Orada arabalar hep BMW, Jip tarzı, burada bir Opel almak kadar onlar için kolay! 

Ukrayna, Suriye, Türkiye ekonomisi en kötü vaziyette dünyada, düşüşte... 

Küçümsenen Irak fark atmakta ülkemize, işte ırkçıların, zalimlerin kibrinin bedelini Türkiye halkı ödüyor bence, bunu aynı zamanda ilahi imtihan görmeli halkımız, böyle yönetilmeyi hakettik! 

2 ülkede savaş var sorarız burası neden böyle? 

Başkanlık sistemi geldiğinden beri halk gittikçe daha fazla yoksullaşıyor. 

Hani nerede güçlü 2023? 10 yıl bahsedildi. 

Yıl oldu 2025... 2000 yılını arar oldu halk... 

Ben çocukken asgari ücret 200 civarıydı çeyrek 20 lira... 10 çeyrek alırdın! 

Şimdi 4 çeyrek asgari ücret olacak o da şuanlık daha yükselmedi henüz... 

Son 3 seçimdir azaldıkça azaldı oylarınız... 

İnan bana Recep Tayyip Erdoğan böyle devam ederse yeni seçimde kesinlikle kazanamayacaksınız... 

Sonra yeni gelenler icraat yerine sizinle mücadeleye girişecek bitirmek için düello olarak... 

Olan yine Türkiye halkına olacak! 

Yazık değil mi bu gariban insanlara... 

Mahşerde siyasiler nasıl hesap verecek? 

Allah şahid olsun, davacıyız, ümmeti üzenlerden... 

Millete bunları reva görenlerden... 




7 Ocak 2025 Salı

BARIŞ

YAŞASIN KARDEŞLİK
KAHROLSUN IRKÇILIK

Türkçü ırkçılar putperestlik peşinde...

Arapçı ırkçılar Kürd ve Türk halklarını küçümseme peşinde... 

Kürtçü ırkçılar yaşayan Türk ve Arab halklarından öc peşinde...

Azıkları yalan, iftira, cehalet dolu cahiller, gafiller zümresi.

Irkçıların kötülüğüne dair nice hadisler var. 

Bugüne ışık tutuyor İslam ve Rasûlullah aleyhisselam... Bu konuda da... 

Irkçı zalimlere bakıyorsun, hiçbir ahlak kuralı yok, vicdan yok, bebekleri bile öldürüyor, öldürmek istiyor soykırımcılar... 

Irkçılık kalbi en çabuk karartan en aşşağlık kötülüklerden... 

Unutma şeytan da ırkçıydı. 

İblis'i bile şeytan kılan en önemli unsurlardan biriydi ırkçılık... 

Bugünlere gelen kötülük bataklığının tohumuna bak, hased, kibir, kin ve ırkçılık...
 
Zaten ırkçılık bu ilk üç kötülüğü kucaklayan anatema gibi birşey... 

Bakıyorsun 10 çocuk anası bile alçak bir faşiste dönüşebiliyor. 

İsrail terör örgütü ve Nazi terörü de zaten ırkçı değil mi? 

En büyük dünya katliamları hep ırkçılıkla neredeyse hepsi... 

Irkçılık hayvanlardan bile aşağıya getirir insanı... 

Irkçılık canavarlıktır. 

Irkçılık katilliktir. 

Irkçılık caniliktir.

Irkçılık teröristliktir. 

Ey ırkçılar, tevbe edin, insan olun, özünüze dönün. 

Ey kafir ey münafık ırkçılar size de davetimiz, bırakın zulmü... 

Esad ve Netanyahu ve Hitler ve Putin gibi insan şeytanlarından ne farkınız kalır yoksa! 

Zalimler için yaşasın cehennem... 

En büyük hainlik inkardır, küfürdür, münafıklıktır, sonra da ırkçılıktır. 

Müslümanım deyip ırkçılık yapan bizden değildir. 

Irkçılık uğrunda ölen nefer, şehid değil kalleştir, leştir. 

Tüm alemde bu böyledir. 

Irkçılar için yaşasın cehennem... 

Öldürmese bile bir ırkçı, ölümlerden mesuldür, fitne ehlidir. 

Fitnekeş ırkçılar ezilmesi gereken zehirli böceklerdir. 

Ne mutlu insan olanlara, onurunu ırk için satmayanlara... 




1 Ocak 2025 Çarşamba

DİYARBEKİR ÇİKOLATASI

DİYARBEKİR ÇİKOLATASI 

Kadayıfçı Sıtkı Usta, Hacı Seyid, Hacı Levent, Kadayıfçı Saim, Kadayıfçı Şeyhmus gibi markalardan bir ricam var.

Kendim tescilleyebilirdim ancak yayacak imkanımız yok...

Siz marka olarak tescilleyin ve yayın. İmkanınız var. 

Kim önce davranır ve üstesinden gelirse bu fikir ona armağanımızdır. 

Trabzon çikolatası diye bir marka çıktı Dubai çikolatasına rakip... Ülkede ve Arab turistlerimiz arasında yayılmaya başladı... 

Çikolata ürünlerinin kızıştığı ve şehirleri dünyaya tanıttığı bu zamanda sizde bir Diyarbekir Çikolatası markası oluşturun. 

Çikolatayı antep fıstığıyla sınırlamak abesle iştigaldir. Sınırlamayın... 

Çikolatanın içini karışık badem, fındık, antep fıstığı, ceviz, kaju parçacıklarından karma bir şekilde oluşturun. Tahin ile beraber bal ve süt ve karamel ekleyin içeriğine, aromasına... Kıvamı tutarsa biraz da tarçın veya vanilya da mesela katılabilir. Siyah ve beyaz çikolata formatlarında sunun ve paketleyin. 

Daha önce denenmemiş bir proje! Yapın ve Diyarbekir Çikolatası adıyla tescilleyin ve ülkeye yayın. Belki de dünyaya yayılır, bilemeyiz denemeden... Denemek gerek... 

Diyarbekir adını ve markasını böyle projelerle çok daha üst seviyelere taşıyabiliriz! Erken davranmalı, ertelememeli, bizden önce davranabilir başkaları... 

Diyarbakır'ın diğer meşhur tatlıcılarına da bu ricamız...

Bu karma bileşeni, Diyarbekir Çikolatasını, soğuk baklavaya da, künefeye de, kadayıfa da, dondurmaya da katabilirsiniz... Deneye deneye! 

Dubai çikolatası ürünlerine pekala kendi tarzımızla rakip olabiliriz. 

Arnavut ciğeri ve Diyarbekir ciğeri nasıl da farklı alanlar... Bunu da öyle düşünmeli, ortak saha çikolata, içerikler farklı.

Dubai çikolatası şahsi fikrime göre hiç güzel bir fikir değil, çabuk sönecek gibi... Dubai denen yerin lüks israfçı yolsuz sahte ışıklarından dolayı parladı, o şatafatın mahşerde büyük hesabı var, mazlumlarımızın ahı var ebupetrollerin üstünde...

Bizim fıstıklı tatlılarımızı, kadayıfımızı çalıp çikolatanın içine eklemişler bildiğin... İlham kaynakları Türkiye... Aslında Güneydoğu da diyebiliriz... Hatta kadayıf bağlamında Diyarbakır... 

Karma kuruyemiş, bal, tahin, karamel, tarçın... Bunlarla başka harika tatlı çeşitleri ortaya çıkarabilir, Diyarbekir markaları oluşturabiliriz helal dairesinde inşallah... Vesselam... 

Diyarbekir Çikolatası eminiz şehre iyi gelecek belki fabrikaları kurulup istihdamı da artıracaktır. 

İnşallah işine yarar halkımızın, işsizlerimizin, garibanlarımızın...