HAKİKAT ÇEKİRDEĞİ

Hristiyanlık ve yahudilik bazı peygamberleri kabul edip bazılarını kabul etmezken, bütün peygamberleri hak kabul eden anlayış İslam'ın doğruluğunun en güzel delillerindendir.

Her renkten, ırktan, dilden, mezhepten, tarikatten, cemaatten, çeşit çeşit insanların müslüman kardeşler olarak bir araya gelip Hac yapmaları, Kabeyi sevgi ve kardeşlikle tavaf etmeleri, insanlığın iyiliği için orada Allah'a dua etmeleri İslam'ın en güzel delillerindendir.

Bugün bilim adamlarının "göğün genişlemesi" gibi nice pek önemli birçok keşiflerinin, ulaştıkları gerçeklerin, 14 asır evvel Kur'an-ı Kerim ile haber verilmesi en özel delillerdendir.

Mushafın bugüne kadar değişmeden gelmesi, tek kitap olması, okuma ve yazma bilmeyen Rasulullah'a böyle muhteşem hitabet sanatı bulunan ayetlerin inmiş olması en harika delillerdendir. Elçinin meleklerden değil de içimizden bir insan olması, Rabbimizin bize verdiği önemi de gösterir.

O Rab öyle yücedir ki, milyarlarca insan O'nun bir sözüyle, bir kitabıyla, vesile ettiği bir elçisiyle iman etmiş, bu da sonsuz gücüne alamettir, milyarlarca can görmeden iman etmiş, görmeden sevmiş...

Görebilene her anımız bir mucize, bir fırsat, alıştığımız için hayret etmiyoruz, oysa ruh ve gövdemizin kainat gibi muhteşem bir evren olduğunu kitaplardan, belgesellerden öğreniyoruz her gün, nasıl bir nimet selinde olduğumuzu unutuyoruz, sonsuz yokluklar içinde var olmak kısmet olmuş, yetmemiş nice duyular ve duygular ve tatmaklar verilmiş, yetmemiş aile ve eş ve dost verilmiş, yetmemiş düşünmek ve sevmek ve yaşamak verilmiş, daha niceler, niceler...

Milyarlarca canlı bizim doyabilmemiz, şifa bulabilmemiz için feda ediliyor, kimse Hakk kadar sevemez ve sevilemez, en güzel sıfatların sahibi Hu... Bizim önümüze canlar bile serilmiş, yetmemiş doğruyu gösteren İslam nimeti gönderilmiş, güneşler ısıtmış, hilaller aydınlatmış, ağır diye korkulan İslam hukukunu bile bugün en seküler yaşayan insanlar haykırıyor, kısas istiyorlar, zalimler için idam istiyorlar, herşey görebilene İslam'ın güzelliğini ve ihtiyaç duyulan gerçek olduğunu nasıl da gösteriyor en parlak bürhanlarla. 

Yetmemiş, dünyanın en özel insanına ümmet olmuşuz, Nebi aleyhisselamın o muhteşem inceliklerle dolu hayatı önümüze rehber olmuş, yetmemiş bugünün yüksek teknolojisinin doğuşu hep müslüman bilgilerin bilim kitaplarıyla olmuş, terakki ve aydınlanmanın, felsefenin dahi en etkili filozoflarının çoğu müslüman, İslam ile şereflenen müslimler dünyaya asırlarca sirayet etmiş, kız çocuklarının diri diri gömüldüğü kuru çölden medeniyet fışkırmış... 

Hakk hazretlerinin eşi, benzeri, ortağı, çocuğu, ebeveyni yoktur, o Sameddir, herşey kendisine muhtaçtır, ancak herşeyi yoktan var eden birşey yoktan var edebilir, ancak birşeyi yoktan var eden herşeyi yoktan var edebilir, Yaradan yaradılamaz, yaradılan yaratamaz, yokluk ile varlık alemlerine ancak tek bir kaynağın gücü hükmedebilir, bunca ırmak ancak tekbir uçsuz ummandan dökülebilir, kusursuz intizam birliğine, tekliğine en muhteşem bir bürhandır. 

Ancak kendi kabımız kadar biliyoruz denizi, oysa daha ne sonsuz sırlar ne sonsuz ilimler ne sonsuz hisler vardır kim bilir, elbette yalnızca O bilir, herşeyi sadece O bilecektir. 

Güzelliği yaratandan daha güzel kim olabilir, iyiliği var edenden daha iyi kim olabilir, doğruluğu ol emriyle oldurandan daha doğru kim olabilir? En güzel isimler, en güzel güzellikler, herşey, herkes O'nun, varlık ve yokluğun dahi sahibi O'dur. Her nefis ölümü tadacak, yalnız O'nuz zarı baki kalacak, hiç ölmeyecek, ölümü yarat O iken haşa nasıl ölebilir! Doğumu yaratan haşa nasıl doğabilir! Tüm eksikliklerden münezzeh ve benzersiz tek İlah iken O, haşa mahlukat gibi nasıl çocuğu olabilir, elbette olamaz, İslam'ın Tevhid güzelliği hak oluşuna nasıl da delil, onca batıl inanç onca karanlık da ışığa, gerçeğe bir delil... Zira ışığı ancak o karanlıklar o batıllar etrafında olmasına rağmen parıl parıl patlamasından anlıyoruz, kıymetini idrak ediyoruz. 

Ulu bir çınarın programını bir tohumun DNA haritasına anında kodlayan o kudretli o sübhan Rabbimiz; kalbimizin aklını, aklımızın kalbini, hidayetin ışığından ayırmasın, bizi daima adil ve hayırlı dostlarından eylesin, amin, velillahilhamd... 

Bilal Yavuz